Anne-çocuk, baba-çocuk, kadın-erkek, patron-çalışan vb. tüm ilişkileri çıkmaz sokağa sürükleyen değişime direnmektir. ‘Ben değişemem, ben böyleyim’ cümlelerini daha önce kaç kere duyduğunuzu veya kurduğunuzu bir düşünün.
Değişim bazı şeyleri daha iyi hale getirmek için olması gereken bir durumdur yani ne kendinizden ödün vermek ne de kendinizden vazgeçmektir. Kendinizi var olan farklı düşüncelere kapattığınız zaman bir adım ileriye gitmeniz inanın imkansız.
Evrende her şey her geçen gün değişiyor ve gelişiyor. Siz hala değişmediğinizi düşünüyorsanız yanılıyorsunuz çünkü bu yazıyı okurken bile milyonlarca hücreniz öldü ve yerine yenisi oluştu. Kalbiniz kendisini 20 yılda bir, mide duvarınız 3-5 günde bir, cildiniz 2 haftada bir, bağırsak hücreleriniz 2-5 günde bir kendini yeniliyorken zihninizi ve fikirlerinizi değişime neden bu kadar kapatıyorsunuz hiç düşündünüz mü?
Değişim özgürlüktür. Kendinize bu fırsatı tanıyın ve kendinizi değişimlere kapatmayın. İster kabul edelim istersek etmeyelim değişim hep vardı her zaman da olacak. Belki de her şey değişimi kabullenmekle başlayacak. Değişime direndikçe daha ağır sınavlarla sınandığınızı çoktan fark etmiş olmalısınız. Unutmayın ki hayatınıza aldığınız herkes sizin değişiminize hizmet etmek için varlar.