Stephen King’in en çok bilinen kitaplarından biri olan Yeşil Yol, aynı zamanda sinemaya uyarlanmış ve iki alanda da çok büyük beğeniler almıştır. Yeşil Yol filmini izlemeyen kalmamış diyebilsekte çoğu kişi filmin uyarlandığı Yeşil Yol kitabını okuma fırsatı bulamamış.
Yeşil Yol, Stephen King tarafından 1996 yılında yayımlanmıştır. Günümüzde Yeşil Yol’u tek bir kitap halinde almaktayız. Ancak Stephen King bu kitabı ilk başlarda 6 fasikül olacak şekilde bir seri olarak yayımlamıştır. Geçmişe baktığımızda Charles Dickens’ın da romanlarını fasiküller halinde yayımlayıp okuyuculardan aldığı tepkilere göre yazılarını daha da geliştirmiştir.
Yeşil Yol romanına 1996 yılında “En İyi Roman” Bram Stoker Ödülü verilmiştir.
Yeşil Yol Kitabının Konusu
ABD’de Could Mountain hapishanesinde ağır suçlardan yargılanan insanlar kalmaktadır. Ana karakterin görev aldığı E Koğuşu idamlık mahkumların kaldığı koğuştur. Ana karakter olan Paul Edgecom, güzel bir ailesi olan, vicdanına güvenen, mahkumlarla her zaman arasında mesafe tutan düzgün bir adamdır. E Koğuşundaki diğer iş arkadaşlarıyla her zaman sorunsuz geçinmeyi bilir.
Bir gün John Coffey adında kocaman, zenci bir adam E bloğuna getirilir. John Coffey kan donduran bir suçtan idam cezasına çarptırılmıştır. Gardiyanların ilk dikkatini çeken adamın devasa elleri, kolları, bacakları ve ayakları olur. Tüm gardiyanlar buna şaşırsa da görevlerini yapmaya devam ederler. Oysa John Coffey hepsini tek yumrukta fırlatabilecek kuvvettedir. John, E bloğunda ilk günlerinde sessiz ve sakindir. Hiçbir şeyi bilmeyen bir çocuk gibidir. Karanlıktan korkar ve geceleri ağlar. Gardiyanlar ağlamalarını işlediği suçlardan dolayı olduğunu zanneder. Çünkü bu olay onların sık sık rastladığı bir durumdur. Oysa John işlediği suçlar için değil kurtaramadıkları için ağlamaktadır.
John Coffey, normal bir insan değildir. Devasa boyutlara sahip olmasının yanı sıra kocaman bir kalbi ve mistik güçleri vardır. Bunu ilk fark eden Paul Edgecomb olur. John’un mistik güçlerini Paul’un karın ağrısını iyileştirdiği an fark eder ve ikisi arasında bir bağ kurulur. Paul artık John’un suç işlediğine inanmıyordur. Ancak elinde herhangi bir kanıtı da yoktur. Paul John’u kurtarmak için elinden geleni yapar ve ona inanan gardiyan arkadaşları da eşlik eder.
Kitabın sonunu söylemek makbul değildir. Ancak bu kitabı okuduğunuzda gözyaşlarınızı tutamayacağınıza ve kitabın her sayfasını heyecanla geçeceğinize eminiz. İyi okumalar.